Ege Bölgesi’ndeki bir kentte bulunan tarihi bir elektrik fabrikasının arazisi, özelleştirme girişimlerine karşı yoğun bir tepkiyle karşılaştı. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) bölge koordinasyon kurulu, fabrikanın özelleştirilerek ticari bir alana dönüştürülmesini reddetti. Kurulun üyeleri ve yerel yönetim temsilcileri, yapının kültürel miras olarak korunması ve kentin hizmetine sunulması gerektiğini vurguladılar. Konuyla ilgili basın açıklaması, yapının tarihi önemini ve kent dokusu içerisindeki yerini ayrıntılı bir şekilde ele aldı. Yıllardır atıl durumda bulunan fabrika binasının, kentin kültürel ve sosyal yaşamına katkıda bulunacak bir mekan olarak yeniden düzenlenmesi için çağrıda bulundular. TMMOB, fabrikanın geçmişten günümüze uzanan hikayesini ve kent belleğiyle olan bağını korumak için mücadele vereceklerini ifade etti. Bu durum, hem yerel yönetimler hem de sivil toplum kuruluşları için önemli bir ortak payda oluşturdu.

Tarihi Yapının Korunması İçin Mücadele

Açıklamada konuşan TMMOB sözcüsü, fabrikayı "kent belleğinin bir parçası" olarak tanımladı. Yapının yaklaşık yüz yıldır ayakta durduğunu ve 1989 yılından beri kullanılmadığını belirtti. Sözcü, merkezi hükümetin İzmir Büyükşehir Belediyesi ve yerel belediyenin planlama yetkisini alarak arazinin yüksek binalarla doldurulması için planlama yaptığını iddia etti. Daha önce İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin arazinin kullanım hakkını aldığını ancak ihale iptal edildiğini ve arazinin yeniden satışa çıkarıldığını kaydetti. Sözcü, TMMOB olarak halkın malı olan alanların korunması ve kamuya ait olanların kamuya ait kalması için mücadele vermeye devam edeceklerini söyledi. Bu mücadelede kamuoyu desteğinin önemini vurgulayarak, tarihi ve kültürel mirasın korunması için herkesi bu çabaya katılmaya çağırdı.

Kültürel Miras Olarak Yeniden Değerlendirme

Yerel yönetim temsilcisi de, fabrikanın mimarlar odası tarafından tescillenmiş bir yapı olduğunu ve dünyada "endüstri mirası" olarak kabul edildiğini belirtti. Üretim yapmasa dahi, kent hafızasının bir parçası olarak farklı işlevlerle kente kazandırılabileceğini vurguladı. Arazinin ticari amaçlarla özelleştirilmesine ve gökdelenlerle doldurulmasına karşı olduklarını, restorasyon çalışmalarından sonra kamusal alana kazandırılmasını istediklerini belirtti. Yerel yönetim, Konak Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin fabrikanın kamuya ait kalması için uzun süredir çalıştığını ve bu konuda tüm kent sakinlerini destek olmaya çağırdı. Bu çabanın, kentin kültürel ve sanat hayatına önemli katkı sağlayacağını ve gençler ve çocuklar için de değerli bir alan oluşturacağını ifade etti.

Özelleştirmeye Karşı Ortak Mücadele

TMMOB’nin açıklamasında ise, fabrikanın Özelleştirme İdaresi Başkanlığı tarafından satışa çıkarıldığının altı çizildi. İlk ihalede alıcı çıkmazken, ikinci ihalede İzmir Büyükşehir Belediyesi teklif vermiş ancak devralma işlemi gerçekleşmemişti. Bu durum, özelleştirmelerin dar bir bakış açısıyla yürütüldüğünün bir kanıtı olarak gösterildi. Açıklamada, fabrikanın yeniden sermayeye devredilmesine göz yummayacakları belirtildi. TMMOB, bilimi ve tekniği esas almayan kamu yararına aykırı tüm işlemlere karşı mücadele edeceğini ve tarihi mirası ranta teslim etmeyeceğini vurguladı. Fabrikanın kültürel alan olarak kullanılması çağrısı yenilendi ve İzmir halkı ortak mücadeleye davet edildi. İklim Değişikliği ve çevre duyarlılığı da dikkate alınarak, yapının sürdürülebilir bir şekilde restore edilmesi ve kamu hizmeti vermesi hedeflendi.